Türk kadını

  Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, E-okul sistemine kayıtlı otizm tanılı öğrenci sayısının 41 bin 854 olduğunu açıkladı. CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, Türkiye’deki otizmli çocukların eğitim hayatındaki durumunu Meclis gündemine taşıdı ve soru önergesi verdi. Özdemir’in önergesini yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, E-okul sistemine kayıtlı 41 bin 854 otizm tanılı öğrenci bulunduğunu açıkladı. STK’ların çalışmalarına göre Türkiye’deki 0-14 yaş grubu aralığındaki otizmli çocuk sayısının yaklaşık 150 bin, 0-19 yaş çocuk grubunda ise eğitim bekleyen çocuk sayısının yaklaşık olarak 500 bin olduğunu belirten CHP’li Özdemir, Bakan Özer’in yanıtının otizm tanılı çocukların yüzde 92’sinin eğitim sistemine dahil edilmediğini ortaya koyduğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in paylaştığı verilere göre E-okul sistemine kayıtlı 41 bin 854 otizm tanılı öğrenciye, 1521 özel eğitim kurumunda 19 bin 357 öğretmen tarafından eğitim veriliyor. Milli Eğitim Bakanı Özer’in yanıtı

Erdoğan’ın Trabzon’da katıldığı açılış töreninde sahneye çıkarılan küçük bir çocuğun Kılıçdaroğlu’na ‘hain’ dediği video sosyal medyada dolaşıma girmişti. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mikrofon verdiği çocuk CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında, ‘hain’ gibi ifadeler kullandı. Ekrem İmamoğlu olayı kınayarak, "Devleti yönetenler,  masum bir çocuğa söyletilmiş ‘hain’ ifadesine gülüyor" şeklinde Erdoğan ve beraberindeki bakanlara tepki gösterirken, Özkoç, "Erdoğan koltuğunu korumak için çocukları bile kullanmaya başladı" dedi. Erdoğan’ın Tarbzon’da mikrofonu verdiği çocuk Kılıçdaroğlu’na ‘hain’ deyip AKP’ye oy istedi. Çocuğun sözleri Erdoğan ve protokoldeki AKP’lileri memnun ederken; CHP’lilerin tepkisini çekti. Kemal Kılıçdaroğlu, kendisine ‘hain’ diyen çocuk için parti örgütünü uyardı. Parti örgütlerine çocuk pedagojisine uyulması yönünde çağrı yapan Kılıçdaroğlu, “Lütfen küçük çocuğumuzla ilgili haberi paylaşmayın, kötü söz söylemeyin. O daha

  KHK’lı anaokul öğretmeni Elif Çelik Demir dün tutuklanarak hapse gönderildi. Karadeniz Ereğli’de evinden gözaltına alınan Demir’in iki kız çocuğu ve 2 yaşına giren oğlu olduğu öğrenildi. Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan KHK’lı anaokulu öğretmeni Elif Çelik Demir, cezası Yargıtay tarafından onaylandığı için dün tutuklanarak Düzce Cezaevine gönderildi. İnsan hakları savunucusu ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu kararı Twitter'dan eleştirdi. Çelik’in tutuklandığını Twitter hesabından duyuran HDP Kocaeli Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Bu gülüşler soldu! Elif Çelik Demir anasınıfı öğretmeni. 42 yaşında, 3 çocuk annesi, 672 KHK ile ihraç. Yargıtay onadı, dün cezaevine girdi! Karadeniz Ereğli’de üç gündür süren uzun yıllardır görülmemiş bir kar yağışı varken gecenin bir vaktinde evinden alınıp geceyi emniyette geçirdi.” dedi.

  Sistematik işkence ve tecavüze maruz kaldığı Kandıra 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulduğu hücrede yaşamını yitiren Garibe Gezer’in ağabeyi Haşim Gezer, tutuklu bulunduğu Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nden mektup gönderdi. Kardeşinin davasına bakan avukatların adresini bilmediği için onlara yazamadığını aktaran ağabey Gezer, kardeşinin maruz bırakıldığı tecavüz ve işkenceyi telefonda kendisine anlattığını ifade etti. Yaptıkları telefon görüşmelerine dair Kandıra Cezaevi’nin kendisiyle 14 Aralık’ta görüşmek istediğini de aktaran ağabey Gezer, Garibe’nin avukatlarının olmadığı bir görüşmeyi gerçekleştirmek istemediğini kaydetti.  Ağabey Gezer, “Garibe telefonda tekli odada olduğunu, süngerli odaya götürüldüğünde yarı çıplak koridorda sürüklendiğini, süngerli odada, tekli odada üstü başı yırtıldığını, görevli erkek gardiyanlar tarafından taciz ve tecavüz edildiğini, muhtelif yerlerini ellediklerini telefonda anlattı. Garibe 9 Aralık'ta hücresinde ölü bulundu.

  Cumhurbaşkanı'na hakaret' iddiasıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş'ın sosyal medya hesabından "Mesele sarayda yaşamak değil, mesele gönüllerde taht kurmaktır" mesajı paylaşıldı. Gazeteci Sedef Kabaş, katıldığı bir televizyon programında AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleri nedeniyle 22 Ocak'ta ‘Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçlamasıyla tutuklanmıştı. Sedef Kabaş’ın Twitter hesabından bir mesaj paylaşıldı. Kabaş’ın mesajında “Mesele sarayda yaşamak değil, mesele gönüllerde taht kurmaktır” ifadeleri yer aldı.

  İstanbul Kartal'da Galip Gülistan isimli kişi, tartıştığı gelini Safura Gülistan'ı silahla vurarak öldürdü. 10.30 sıralarında Gümüşpınar Mahallesi'nde bulunan 3 katlı binanın birinci katındaki dairede meydana gelen olayda Galip Gülistan, gelini Safura Gülistan'ı tartışmanın ardından başına ateş ederek öldürdü. Olayın ardından saldırgan, polise giderek teslim oldu. Olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Cinayetin gerçekleştiği daireye gelen polis ekipleri, kadını başından vurulmuş halde buldu. Sağlık ekipleri kadının hayatını kaybettiğini tespit etti. Yapılan incelemelerde evde bir adet silah ve boş kovanlar olduğu öğrenildi. Cumhuriyet savcısı olay yerinde incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından 2 çocuk annesi Safura Gülistan'ın cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Öte yandan haberi alır almaz olay yerine gelen gelinin yakınlarının sinir krizi geçirdikleri görüldü. Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

  Adliyede polis şiddeti sebebiyle 4 aylık bebeğini düşüren Hacer Karaşal, yaşadığı dehşeti anlattı. Karaşal "Ben dayak yiyerek çocuğumu kaybettim, acısını hiçbir şey unutturamaz" dedi. Ankara Emniyeti’nde 17 Ocak’ta gözaltına alınan avukat, ev hanımı ve askerlere işkence yapılması, işkence mağduru birçok insanın tepkisine neden oldu. Eşi tutuklandığında 4,5 aylık hamile olan Hacer Anlı Karaşal, Ankara Adliyesi’nde dört polis tarafından dövüldüğünü ve akabinde bebeğini kaybettiğini söyledi. Bold'un haberine göre Hacer Karaşal’ın eşi KHK’lı üsteğmen Recep Karaşal, Ekim 2018’de gözaltına alındı. Hacer Karaşal, hamile olduğunu o gün Ankara TEM’in önünde fenalaşınca öğrendi. Daha 98 günlük evliydiler. Eşi tutuklanıp Sincan Cezaevine gönderilen Karaşal, 24 Ocak 2019’da görülen duruşmada eşinin tutukluluğuna devam kararı verilince dayanamadı. Ertesi gün hakimin yanına gitti ve olanlar ondan sonra oldu. Bir kız bebek dünyaya getirecek olan Karaşal, eşyalarını hazırladığı, adını

  Kaya'nın İBB iştiraki İSBAK'tan aldığı bursla ABD'ye gittiği iddia ediliyor Eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve milletvekili Fatma Betül Sayan Kaya'nın 2008- 2010 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İSBAK'ın mühendis kadrosunda göründüğü, şirketten aldığı bursla ABD'ye eğitime gittiği ileri sürüldü. AKP'li Kaya'nın özgeçmişinde ise böyle bir bilgi yer almıyor.  Kaya'nın o dönemde İBB şirketlerinden İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri (İSBAK) A.Ş.'de mühendis olarak görev yaptığı. İddialara göre Kaya'nın İBB şirketi İSBAK'da 14 Kasım 2008 tarihinde işe girişi yapılıyor ve 2 ay gibi kısa bir süre sonra 12 Ocak 2009 tarihinde İSBAK bursu ile ABD'ye eğitime gidiyor. Yaklaşık 16 ay sonra 21 Mayıs 2010 tarihinde ABD'den dönüyor. Döndüğünde işten çıkışı yapılıyor. 14 Kasım 2011 tarihinde Kaya'nın sözleşmesi yeniden yapılıyor ve istifa ettiği 20 Nisan 2015 tar

  Yönetmeliğe göre ikinci bölgeye atanan cumhuriyet savcısının 5 yıl görev süresini doldurması gerekiyor. Gazeteci Sedef Kabaş, gece yarısı evi basılarak gözaltına alındı, ardından 10. Sulh Ceza Hakimi F.B.E. tarafından tutuklandı. Kabaş'ı gece yarısı gözaltına aldıran ve tutuklanmasını talep eden savcı T.K.U.'nun geçmişi ise dikkat çekti. Henüz bir yıllık dahi savcı olmayan T.K.U.'nun, 6 gün içerisinde görev süresini doldurmadan İstanbul'a atandığı ortaya çıktı. Gazeteci Sedef Kabaş, 14 Ocak'ta, TELE1 yayınında, Türkiye'nin kutuplaştırıldığını bunun arkasında ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'nin politikasının olduğuna dair bir atasözüne atıfta bulundu. Kabaş sözleri üzerine, 22 Ocak'ta gece yarısı evi basılarak "Cumhurbaşkanına hakaret" iddiasıyla gözaltına alındı. Kabaş, saatlerce gözaltında tutulduktan sonra Çağlayan Adliyesi'ne getirildi. Burada basın savcısı T.K.U. tarafından ifadesi alındıktan sonra tutuklama istemiyle Nö

  Irak ve Suriye'de bir İslam Devleti (IŞİD) grubu, suriye üzerinden patlayıcı, el bombası ve intihar yeleğiyle yasadışı yollardan Türkiye'ye giren beş yabancı uyrukludan oluşan bir grup, tutuklandıktan birkaç ay sonra bir Türk mahkemesi tarafından serbest bırakıldı. Gruptaki Kazak bir kadın, diğer mahkumlara intihar yeleğinin kendisine ait olduğunu ve intihar saldırısı düzenlemeyi planladığını itiraf etmesine rağmen sınır dışı edildi. Olay, IŞİD militanlarına Türkiye'de cezasızlık verildiğini, uzun süredir devam eden iddiaları doğruladığını ve terör eylemi yapma potansiyeline sahip kişilerin vatanlarına dönmelerine izin verildiğini gösteriyor. Türkiye'de kaç IŞİd'li teröristin gözaltı merkezlerinden ve hapishanelerden serbest bırakıldığı bilinmiyor çünkü hükümet bu rakamı hiç açıklamadı.

  Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret iddiasıyla jet hızıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş, 'Biliyorum ki, Örgütlü mezalimin en büyük kabusu, İyilerin dayanışması, direnişi ve cesaretidir' dedi. Katıldığı televizyon programında Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş'ın sosyal medya hesabından paylaşım yapıldı. Kabaş'ın cezaevinden ulaştırdığı ilk mesajda, "Öğrendim ki, yalnız değilim... Biliyorum ki, örgütlü mezalimin en büyük kabusu, iyilerin dayanışması, direnişi ve cesaretidir" ifadesi yer aldı. Gazeteci Sedef Kabaş geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına katılırken söylediği sözler nedeniyle cumhurbaşkanına hakaretten tutuklanmıştı. Sedef Kabaş, “Taçlanan baş akıllanır diye çok meşhur bir söz vardır. Ama görüyoruz ki gerçek değil. Ya da tam tersi bir söz vardır. Büyükbaş hayvan bir saraya girdiğinde o kral olmaz, o saray ahır olur. Yani tam tersini ifade eder” ifadelerini kullanmıştı. Kabaş, sosyal medyadan hedef

İYİ Parti lideri Akşener: İktidar kadınları daha güçsüz ve değersiz gördüğü için onlara daha acımasız baskı yapıyor. Ama kaybediyorlar. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, sanatçı Sezen Aksu’nun, beş yıl önce yazdığı şarkının sözleri nedeniyle tehdit edilmesini, gazeteci Sedef Kabaş’ın tutuklanmasını eleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan iktidarının herkesi korkutmaya çalıştığını söyleyen Akşener, “Bunlar kaybedeceğini anlamanın psikolojisine uygun davranışlar.  Kaybedeceğini anlayan insan ne yapar; korkutmaya çalışır, güç kullanmaya yönelir. Ellerinde, tırnak içinde devlet gücü var. Hukuku da guguk yaptılar. Muhalefeti ve muhalif insanları korkutuyorlar. Amaçları Sezen Aksu ve Sedef Kabaş üzerinden halkı, muhalifleri, seçmeni korkutmak.” dedi. Halk TV yazarı Fikret Bila’nın sorularını yanıtlayan Akşener, son dönemde kadınlara daha sert baskılar yapıldığını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:   “İktidar herkese baskı yapıyor. Genel bir baskı politikası izliyor. Muhalefeti ve muhalifleri

  Moskova'daki Türk Büyükelçiliği diplomatları, Bir Rus federal mahkemesi tarafından çocuk tacizi suçundan hüküm giyen hapisteki bir Türk hükümet imamına destek sağlamak için bir lobi kampanyası başlattılar.  Türk hükümeti tarafından Rusya'ya gönderilen 56 yaşındaki imam Hüseyin Özdoğan, 1 Eylül 2009'da Bir Rus federal mahkemesi tarafından suçlu bulunarak, mordovia Cumhuriyeti'nin Zubovo Polyansky bölgesindeki Sosnovka kasabasında bulunan bir hapishanede cezasını çekmek üzere gönderildi. Özdoğan, 2007 yılında farklı tarihlerde biri 16, ikisi 14 yaşın altında olmak üzere üç çocuğa cinsel tacizde bulunmakla suçlanmıştı. Özdoğan hakkındaki suçlamaları reddetmesine rağmen, çocukların babası duruşması sırasında aleyhine ifade verdi. Mahkeme onu suçlu bunup Susnovka'daki 7 numaralı hapishane kolonisinde 15 yıl hapis cezasına çarptırdı.

  Çok sayıda sivil toplum kuruluşu, çeşitli BM raportörlerine hitaben yazdığı mektupta, Birleşmiş Milletler'i demans hastası hapisteki Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk'un serbest bırakılması için "acil" müdahale geçmeye çağırdı Türkiye ve dünyadan 43 baro, hukuk ve insan hakları örgütü cezaevinde hafıza kaybı yaşadığı açıklanan Aysel Tuğluk’un sağlık durumuna dikkat çekmek için Birleşmiş Milletler (BM) çalışma grupları ve raportörlerine “acil müdahale” istemli mektup gönderdi. 20 Ocak 2022 tarihli mektup, BM İşkence ve Kötü Muameleye Karşı Özel Raportörü, Hakimlerin ve Avukatların Bağımsızlığı Özel Raportörü, İnsan Hakları Savunucularının Durumu Özel Raportörü, Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu, Fiziksel ve Zihinsel Sağlık Konusunda Özel Raportör ve Azınlık Hakları Özel Raportörü’ne gönderildi. Türkiye’deki cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin durumlarıyla ilgili bilgi içeren mektupta özel olarak ciddi hastalığına rağmen cezaevinde tutulmaya devam edilen eski milletvekil

  Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Hz. Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz. O uzanan dilleri yer geldiğinde koparmak bizim görevimizdir" sözlerine CHP'den sert tepki geldi. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Erdoğan'a "Bu ülkede bir kadının bile dilini koparamayacaksın!" diye seslendi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Büyük Çamlıca Camisi'nde cuma namazını kılmasının ardından cemaate seslenerek isim vermeden Sezen Aksu'yu hedef aldı.  Sezen Aksu’nun beş yıl önce çıkan ‘Şahane Bir Şey Yaşamak’ şarkısında geçen “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e…” sözleri nedeniyle başlayan tartışmaya dahil olan Erdoğan, mihrapta yaptığı konuşmada “Hakaretlerin bini bir para. Bütün bunların karşısında dimdik duracak olanlar sizlersiniz. Hz. Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz. O uzanan dilleri yer geldiğinde koparmak bizim görevimizdir. Havva validemize kimsenin dili uzanamaz. Onlara da h

  Gaziosmanpaşa'da, öğrenciler arasında çıkan kavga sonrası bir veli baltayla okulu bastı. Korku dolu anların yaşandığı okula polis gelerek, baltalı saldırganı gözaltına aldı. İstanbul Gaziosmanpaşa'da bir okulda kavga eden öğrencilerde biri babasını araması sonrası öfkelenen veli baltayla okulu bastı. Saldırının kamera görüntüleri ortaya çıktı. İstanbul'da Gaziosmanpaşa Yeni Mahallesi'nde bulunan bir okulda öğrenciler arasında çıkan kavga sonrası öğrencilerden biri babası E.Y.(43)'yi arayarak okula çağırdı. Öfkelenen veli eline aldığı balta ile okulu bastı. Polis ekipleri okula gelerek baltalı saldırganı gözaltına alarak polis merkezine götürdü.

  İslamcı Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) 19 yıllık iktidarı boyunca Türkiye'de kadın haklarında büyük bir düşüş yaşandı. Türkiye'de 19 yıl önce İslamcı Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) iktidara gelmesinden bu yana Türk kadın hakları kötüleşti. Ancak Ankara'nın son zamanlarda dünyanın ilk kadına yönelik şiddetle mücadele anlaşmasından (İstanbul Antlaşması) çekilmesi, Türkiye'nin laik ilkelerini ihlal etme ve Türk kadınının sivil özgürlüklerini kısıtlama korkularını artırdı. Paris Üniversitesi'nden bir sosyolog ve Feminist Çalışmalar Öğretim, Dokümantasyon ve Araştırma Merkezi müdürü, Erdoğan'ın kadınlara karşı tutumlarının endişe verici olduğunu söyledi. İslam'da Kadın ve Güç Kitabı yazarı, Türkiye'de birçok kadının Atatürk zamanında nostaljik olduğuna dikkat çeken "kadın hakları büyük bir şekilde azalıyor" dedi. Toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadele eden  kişiler, hakimlerin katillere ve istismarcılara karşı cezaları kendi

  Ankara’da Meclis önünde kadınlar tarafından yapılmak istenen ‘regl ürünleri ücretsiz olsun’ eylemi engellendi. 9 kadın gözaltına alındı. Ankara’da kadınlar menstrüel dönemde temel ihtiyaç olarak kullanılan ped ve diğer ürünlerdeki vergi oranının düşürülmesi için TBMM önünde açıklama yapmak istedi. “Regl ürünleri ücretsiz olsun” diyen Kampüs Cadısı ve Mor Dayanışma üyesi kadınların yapmak istediği açıklama polis tarafından engellendi. “Bizim en temel hakkımız bu sağlığımız için” diyen 9 kadın polisler tarafından tartaklanarak gözaltına alındı Kişisel regl ürünlerine erişim, düşük gelirli ailelerden gelen veya düşük ücretli olan genç kızlar ve kadınlar için daha da zor hale geldi. Kadın hakları grubu, Türk hükümetinden "kadın regl ürünlerini kadınlar için ücretsiz hale getiren ülkeleri takip etmesini" ve bu tür ürünlerin kadınlar için kolay erişilebilir hale getirmek için gerekli adımları atmasını istedi Türkiye lüks ürün kategorisinde olduğu gibi kadın regl ürünlerine de yüz

Burdur E Tipi Cezaevinde tutuklu olan eşini ziyarete gittiği gün kendisi de gözaltına alınan ve tutuklanan ev hanımı Günnur Şahin’in büyük kızı Elif Rana, o gün yaşadıklarını ve hissettiklerini günlüğüne yazdı. Rana, “Hayatım karanlığa gömüldü. Gecenin karanlığında polis ışıklarını altında ondan ayrılışım hala aklımda.” diyor. Gülen Hareketi soruşturması kapsamında 9 Eylül 2016'da tutuklanarak Burdur E Cezaevi'ne gönderilen hükümet yetkilisi İbrahim Şahin'in eşi Günnur Şahin, 23 Kasım 2021'de eşini ziyaret ettiği gün gözaltına alınarak tutuklandı. o gün en büyük kızı 11 yaşındaki Elif Rana yanındaydı ama, 8 yaşındaki kızı Beyza Nur, dedesi ve anneannesi ile birlikte kaldı. Annesinin gözaltına alınmasına şahit olan Elif Rana hissettiklerini daha sonra günlüğüne yazdı. anne ve babası tutuklu bir çocuğun kaleminden dökülenler, tıpkı Bahadır Odabaşı gibi KHK’lı ailelerin yalnız bırakılan çocuklarının yaşadıklarını gözler önüne seriyor. “Hayatım karanlığa gömüldü. Hiçbir şey

  Aydın'da 16 yaşındaki erkek çocuğu E.D.'ye cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle “Çocuğa nitelikli istismar” suçundan tutuklanan eski Umurlu Ülkü Ocakları Başkanı Alpay Çömez serbest bırakıldı. Çömez'in, tahliye edildikten sonra, yakınları tarafından davul ve zurna ile karşılandığı öğrenildi. Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı kırsal Terziler mahallesinde bir çocuğu istismara maruz bırakan ve “Çocuğa nitelikli istismar” suçundan tutuklanan eski Umurlu Ülkü Ocakları Başkanı Alpay Çömez tahliye edildi. Çömez, daha önce istismara maruz bıraktığı çocuğu tehdit ve şantajla tekrar istismar etmek istemiş, ancak çocuğun şikayeti üzerine 14 Aralık 2021 tarihinde tutuklanmıştı. Aydın E Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan Çömez'in avukatlarının itirazı üzerine Çömez’in 14 Ocak'ta tahliye edildiği ortaya çıktı. Mezopotamya Ajansı'nın (MA) yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre fail, yakınları tarafından davul, zurna ile karşılandı. Aydın'ın Efeler ilçesinin kırsal Terziler

 Türkiye’nin özellikle Esad konusundaki tavrına ilişkin ise Şibil, “Türk yetkilileri Suriye krizi başlamadan önce Şam’a gelerek ele kanlı terör örgütü (Müslüman Kardeşler) siyasi süreçte rol almasını talep ettilleri. Bu örgütün siyasette aktif rol almasını ve bir çok suça bulaşmış üyelerinin cezaevlerinden serbest bırakılmasını istediler” değerlendirmesinde bulunarak, Türkiye’nin Suriye krizinden önce Müslüman Kardeşler ve El Kaide örgütlerinin ideolojisinin bölgede yayılmasının önünü açtığını ve bu konuda ellerinde beleğeler olduğunu belirterek, “Suriye savaşı başlamadan önce Türkiye sınırda mülteci kampları kurdu” dedi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Özel Danışmanı Luna el Şibil sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan hükümeti, işgal ettiği bölgelere teröristlerini yerleştirerek Suriye’nin bu bölgelerindeki demografiyi değiştirmeye çalışıyor.” Luna el Şibil, savaşın başındaki Türk rolünün açıkça terörü desteklediğini, aşırılık yanlısı grupları desteklediğini ve bu nedenle "Türki

Birleşik Arap Emirlikleri Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Enver Gargaş, "Husilerin saçmalığı BAE'nin güvenliğini zayıflatmayacak." Dedi  BAE Cumhurbaşkanı danışmanı, Bae'nin sorumlu makamlarının Abu Dabi'deki bazı sivil tesislere yönelik günahkar Husiler saldırısıyla ilgili şeffaf bir şekilde uğraştığını doğruladı. gargaş Pazartesi günü Twitter hesabından attığı tweette, "Terörist milişlerin saçmalığı içinde yaşadığımız güvenlik ve emniyet sürecini etkilemeyecektir." dedi  BAE Dışişleri Bakanlığı ise saldırının ardından yaptığı açıklamada, "Husi milislerin BAE topraklarını ve sivil tesisleri hedef alan saldırısını kınıyoruz. Bu saldırı cezasız kalmayacak. BAE, bu terör saldırılarına ve gerilimin tırmandırılmasına karşı cevap hakkını saklı tutmaktadır." ifadelerini kullanmıştı.

  Türk hükümeti, 2018 genel seçim sonuçlarına göre Türkiye'nin üçüncü büyük siyasi partisi olan Halkların Demokratik Partisi'ni (HDP) zayıflatmak amacıyla Kürt siyasi hareketini kriminalize etme çabalarını sürdürdü. Türkiye'nin en üst mahkemesi Haziran ayında HDP'yi dağıtmak isteyen bir iddianameyi kabul etti. Parti ofisleri de fiziksel saldırılarla karşı karşıya kaldı ,özellikle Haziran ayında batıdaki İzmir'de silahlı bir kişi parti üyesi Deniz Poyraz'ı vurdu. HDP'nin karizmatik eski genel başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen siyasi amaçlı suçlamalarla parmaklıklar ardında kaldı. Çok sayıda eski HDP'li siyasetçi de şiddet içermeyen siyasi faaliyetler, konuşmalar ve sosyal medya paylaşımlarına dayanarak terör suçlarından suçlu bulunduktan sonra ya duruşma öncesi gözaltında ya da hapis cezasına çarptırılıyor. aşağıdaki Kürt siyasi hareketine yönelik devam eden baskı hakkında 2021'

  Soma'daki maden faciası sonrası protestolar sırasında bir madenciye tekme atmasıyla eleştiri oklarını üzerine çeken Yusuf Yerkel'in Frankfurt'a Ticaret Ataşe olarak atanması tepki çekti. Konsolosluk, Manisa devletinde 2014 yılında meydana gelen ve 301 işçinin ölümüne yol açan Soma kömür madeni patlamasının ardından düzenlenen protestoda bir protestocuya tekme atmasıyla tanınan Youssef Yerkal'ı başbakanlık yaptığı dönemde atadı. Cumartesi günü düzenlenen protestoya, Aralarında Demokratik İşçi Dernekleri Birliği (DIDF), Alman Alevi Sendikası Sendikası (AABF) ve Frankfurt'taki Türkiye Sosyal Demokratlar Sendikası'nın da yer aldığı çok sayıda siyasetçi, sendika üyesi ve yaklaşık 30 sivil toplum kuruluşunun temsilcisi katıldı. Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosluğu önünde toplanan yaklaşık 200 kişi 'İstenmeyen Adam' adlı bir gösteri düzenledi. Bazı STK'lar "Bay Yerkel’i‚ istenmeyen şahıs’ olarak ilan ediyoruz" bildirisi yayımlamıştı. Açıkla

  Türkiye'nin doğusundaki Diyarbakır'da, 2016 yılındaki bir darbe girişiminin ardından sadık olmayan vatandaşlara yönelik büyük bir baskı başlatan Türk hükümetinin eylemlerinin yol açtığı depresyon sonucu 16 yaşındaki bir çocuk intihar ederek hayatını kaybetti. 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı’nın öğretmen olan babası 4 yıl önce FETÖ mensubu olduğu gerekçesiyle kamudaki görevinden ihraç edildi.  Daha sonra hakkında açılan dava kapsamında tutukladı.  Elazığ Cezaevi’ndeki babasının durumunu atlatamayan Bahadır Odabaşı, 13 Ocak'ta “dışarı çıkıyorum” diye evden ayrıldı. Sabaha kadar haber alınamayan 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı’nın, sabah saatlerinde apartman boşluğunda cenazesi bulundu.  Sitenin kamera kayıtlarına göre, Bahadır Odabaşı, evden çıkmadı, “evden çıkıyorum” dediği saatlerde yaşadığı apartmanın 10’uncu katından apartman boşluğuna atlayarak intihar etti. Baba cenazeye elleri kelepçeli katıldı Sosyal medyada, Bahadır Odabaşı toprağa verilirken, Elazığ Cezaevi'nde bulu

 Üç çocuk annesi bir kadın, Çocuklarını akrabalarına bırakarak Gülen hareketiyle bağlantısı olduğu iddiasıyla Perşembe günü tutuklandı. Mardin’de 2 yıldır tutuklu bulunan Hıdır Deniz’in Türkçe öğretmeni eşi Döndü Deniz bugün tutuklanarak Mardin E Tipi Cezaevine gönderildi. Tutuklu Deniz çiftinin 5, 7 ve 9 yaşlarında 3 kızı bulunuyor. Anne-baba tutukluluklara bir yenisi daha eklendi. Eşi iki yıldır tutuklu olan Türkçe öğretmeni Döndü Deniz, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaçma şüphesi gerekçe gösterilerek bugün tutuklandı. Deniz çiftinin, Selma (9), Belma (7) ve Semra (5) adında üç kızı bulunuyor. En son Ankara’da kapatılan dershanelerde görev yapan Döndü ve Hıdır Deniz çifti, iki yıl önce memleketleri Mardin’e taşınmıştı. Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında iki yıl önce tutuklanan Fen Bilgisi öğretmeni Hıdır Deniz, 9 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırıldı. O günlerde eşiyle birlikte gözaltına alınan Döndü Deniz ise serbest bırakılmış, tutuksuz yargılanıyordu. Döndü Deniz bu

  Adana'da Suriye uyruklu Muhammed Rıza el-Mahmud adlı şahıs, 5 yıl önce 15 yaşında kendisiyle evlenen eşi Tebarek Arbeş'i telefonuna gelen mesajdan şüphelendiği gerekçesiyle dövüp işkence yaptı. Türkiye'nin kadına şiddet ve mülteci sorunları her geçen gün büyüyor. 5 yıl önce çocuk gelin olarak kendisinden 6 yaş büyük birisiyle evlendirilen Suriye uyruklu kadın, eşinden sistematik şiddet gördü. Nihayetinde telefonuna gelen mesajı bahane eden eşi, genç kadına işkence yapıp beyin kanaması geçirmesine neden oldu. Evlendikten sonra karısının elindeki cep telefonu alan el-Mahmud, genç kadının telefonunu sadece ailesiyle görüştüğü sıralarda vermeye başladı. Kıskançlığı bahane eden el-Mahmud karısını sürekli dövmeye başladı. 9 Ocak günü Tebarek, ailesiyle görüşmek için cep telefonunu alıp görüşme yaptıktan sonra telefona mesaj geldi. El-Mahmud mesaj geldiği için eşinin kendisini aldattığından şüphelendiğini bahane edip iple bağladığı 7 aylık hamile eşini 3 yaşındaki çocuğunun önün

  Mersin'de eski nişanlısı Raziye Oskay'ı (24) katleden Barış Can Uçuk'un (24), genç kadının evini kurşunlandığı 2017 yılında tutuksuz yargılanmasına itiraz eden Cumhuriyet Savcısı'nı tehdit ettiği ortaya çıktı. Şüpheli hakkında Oskay'ın avukatının 19 Mayıs 2021'de 'tutuklanması' talebiyle dilekçe verdiği ancak adli kontrol kararıyla serbest bırakıldığı da belirtildi. İçel’de eski nisanlisi tarafindan sokak ortasinda tabancayla vurularak öldürülen 24 yasindaki Raziye Oskay’in yillardir failin baski ve tehdidine maruz kaldigi, 11 yil boyunca her gün ölüm korkusuyla yasadigi ortaya çikti. 2017 yilinda evlerine silahla saldiran Baris Can U.’nun yillar önce kizini merdivenlerden de yuvarladigini söyleyen anne Fatma Ismet Oskay, “Benim çocugum her gün ölüyordu. Cezalarin en agirini çekmesini istiyorum” dedi. İçel’in merkez Toroslar ilçesi Okan Merzeci Mahallesi’nde 10 Ocak tarihinde eski nisanlisi Baris Can U. tarafindan tabancayla defalarca ates edilerek öld