Gardiyanların tecavüz ve işkencede bulunduğu Garibe Gezer, koğuşunda şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.

 Hapishane gardiyanlarının kendisini dövdüğünü ve cinsel tacizde bulunduğunu iddia eden kadın mahkum hücresinde ölü bulundu.

Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan ve sistematik işkence gören tutsak Garibe Gezer, koğuşunda şüpheli şekilde yaşamını yitirmiş halde bulundu. Öğlen saatlerinde intihar ettiği iddia edilen Garibe’nin durumunu, cezaevi yönetimi ailesine bildirdi.

Avukatı ve insan hakları savunucusu Eren Keskin'e göre, hapishane yönetimi Gezer'in kız kardeşi Asya'yı arayarak Garibe'nin intihar olarak öldüğünü söyledi. "O bir işkence kurbanıydı. Tek kişilik hücrede kalıyordu." dedi. "Bir kadın nasıl kendini hücrede asabilir?. Yazıklar olsun! 

Otopsi işlemi avukatlar olmadan yapıldı

Keskin daha sonra, avukatların Gezer’in ölüm anına ait görüntüleri almak ve cezaevi idaresi ile görüşmek için Kandıra Cezaevi’ne gittiklerini yazdı.

Ancak bu sırada Kocaeli Adli Tıp Kurumu'na kaldırılan Gezer’in otopsisi avukatlar beklenmeden yapıldı. Ön otopsi raporunda ise ölüm nedenine yer verilmedi.

Avukat Keskin, “90’larda bile olamazdı böyle bir şey” diye yazdı.

Cenazenin alınmasından sonra gerekli incelemeleri yapmak için Gezer’in hayatını kaybettiği cezaevine giden avukat Jiyan Tosun, idarenin görevlerini yerine getirmediğini belirtti:

“Az önce cezaevinden çıktık. Yan hücresinde kalan ve ilk haber veren kişiyle de konuştuk. Şüpheli ölümden ziyade şunu belirtmek lazım: Gezer mayıs ayından beri hücrede tutuluyordu ve aylardır tek talebi şuydu: ‘Beni birilerinin yanına alın.’ Adım adım ölüme götürdüler. İntihar olsa bile burada intihardan başka çare bırakmama durumu da var. İdare burada ne yaptı ona bakmamız gerekiyor.”

“Daha önce intihara teşebbüs etmiş birini tekrar hücreye koydular”

Gezer’in daha önce de intihara teşebbüs ettiğini ancak hiçbir psikolojik destek almadan tekrar hücresine geri götürüldüğünü söyleyen Tosun, acil durum butonunun çalışmadığını, diğer mahkûmların duvarlara vurarak haber verdiğini söyledi:

“28 yaşında genç bir kadın hayatını kaybetti. Daha önce intihara teşebbüs etmiş bir kadını tekrar alıp o hücreye koydular. Acil durum butonları çalışmıyormuş."

Tosun, Gezer gerçekten canına kıysa bile, onu korumak için gerekli önlemleri alamadıkları için ölümünden hapishane yönetiminin sorumlu olduğunu da sözlerine ekledi.

Gezer, kız kardeşine erkek gardiyanların önünde soyulduğu, dövüldüğünü, cinsel tacize uğradığını ve tıbbi tedavi olmadan bırakıldığı yastıklı bir hücreye konulduğunu söylemişti. Hücrenin düzgün bir tuvaleti yoktu ve yerde bir delik kullanmak zorunda kaldı. Hücrenin çok kötü koktuğunu söyledi.

Kötü muameleye daha fazla dayanamayınca Gezer, çarşaflarla kendini asarak intihara kalkıştı. Ancak girişim başarısız oldu ve düşüp kafasını çarptı. Bekçiler kamera takibi yardımıyla tüm süreci görebilse de kimse yardımına gelmedi ve Gezer birkaç saat boyunca başından yaralandı. Gezer'in kafasındaki kanama ertesi güne kadar devam etti ve revir doktorunun da kendisine kötü davrandığından yakındı.

Kandıra 1 Nolu F Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda 22 günlük hücre cezasının bitmesinin ardından üç kişilik hücreye geçmeyi talep eden Gezer, tekrar hücreye götürülmek istenmesinin üzerine durumu protesto etti. Garibe, eylem yaptığı gerekçesiyle gardiyanlar tarafından cinsel şiddet, işkence ve kadın gardiyanlar tarafından tacize uğradı.

Yaşadıklarını avukatları ve ailesine anlatmak isteyen Gezer'in mektupları engellendi. Telefon görüşmesi sırasında ablasına yaşadığı şiddeti anlattığı gerekçesiyle hakkında disiplin soruşturması başlatılan Gezer, intihar girişiminde bulundu. Düşme kaynaklı beyin kanaması geçiren Garibe, uzun bir süre boyunca tedavi edilmedi.