Yargıtay kanser hastası Ayşe Özdoğan cezasını onayladı: Hapse gönderilecek!

Ayşe Özdoğan’a verilen 9 yıl 4 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onaylandı. Kanserli haliyle tekrar hapse girmek istemeyen Özdoğan, “Çok çaresizim” diyerek yardım istedi.



Tıpta çok nadir görülen maksiller sinüs kanseri teşhisi konulan Ayşe Özdoğan, Yargıtay'ın cezasını onaması üzerine 7 Kasım 2019'da yeniden cezaevine gönderilecek. 15 gün önce L Antalya cezaevinde bulunan Özdoğan, Twitter'dan bir kampanya başlatarak yetkililere çağrıda bulundu. Özdoğan “Kemik ve doku nakli oldum . Tümör şu an beynime sıçradı . Yüzde 72 engelliyim . Bu şekilde cezaevinde yaşamak istemiyorum. Lütfen sesime ses olun. Çok çaresizim” dedi.


Ayşe Özdoğan, eşiyle birlikte 8 Nisan 2019'da Antalya'da özel bir yurtta yönetici olarak çalıştığı için gözaltına alındı. Kalbinde delik ile dünyaya gelen 7 yaşındaki oğlu Burak Hamza'nın durumu nedeniyle adli kontrolle serbest bırakıldı. Edebiyat öğretmeni olan eşi İlker Özdoğan tutuklanarak Antalya Döşemealtı Cezaevi'ne gönderildi. 

Kocasının tutuklanmasıyla hayatı alt üst olan Ayşe Özdoğan'ın yaşadıkları bunlarla da sınırlı kalmadı. Bir yandan oğlunun sağlığı için endişelenirken, diğer yandan kanser olduğunu öğrendiğinde karısına kaçmaya çalıştı. 7 Kasım 2019 tarihinde tıpta çok nadir görülen maksiller sinüs kanseri teşhisi konulan Özdoğan, hemen üst çenesinden ameliyat oldu.


Tutuksuz yargılanan ve ilk mahkemesi 31 Temmuz 2019’da görülen Özdoğan’ın, ikinci mahkemesi 4 Aralık 2019’daydı. Yani ameliyattan tam iki hafta sonra… Çenesindeki dikişler nedeniyle konuşamayan, ameliyatta çok kan kaybettiği için ayakta duramayan Özdoğan o haliyle mahkemeye gitmek zorunda kaldı. Çünkü savcı, gelmezse tutuklanacağını söylemişti.

Mahkemeye çıkan Özdoğan, yaşadığı stres nedeniyle duruşma sırasında bayıldı. Karşısında duran kocası "Ayşe" diye bağırarak yanına gitmek isteyince izin verilmeyerek odadan çıkarıldı. Özdo'nun ilk müdahalesinin ardından duruşmaya hiçbir şey olmamış gibi devam edildi.


ÇIPLAK ARAMAYA MARUZ KALDI

mahkemeye tüm kanser raporlarını, evcil hayvan sonuçlarını ve MR'larını sunmasına rağmen savcı, 12 Aralık 2019'da karar veren mahkemede en yüksek cezayı istedi. Eşi 13 yıl 5 ay 9 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Özdoğan, L Antalya Cezaevi'ne gönderildi. Özdoğan, cezaevinde de birden fazla hak ihlaline maruz kaldı, mahkemedeki herkes tutuklandıkları için şok oldu.

Ağzında maskesi, yüzü gözü şiş bir şekilde hapse konulan Özdoğan çıplak aramadan geçirildi. Cezaevi kimliği için fotoğraf çekilirken tekrar yere yığıldı. Parmak izi koymak için elini kağıda koyamayacak kadar zayıftı, diğerleri kolunu tutarak ona yardım etti. Kendi ihtiyaçlarını tek başına karşılayamıyordu. 35 kişilik 15 kişilik koğuşta sağlıksız ve kalabalık bir ortamda yaşamak zorunda kaldı. 

Hapishanedeki ilk gecesinde, ısıtmanın çalışmadığı serin bir Aralık hapishanesinde yerde yattı. Besleme daha zordu. Haşlanmış yumurta bir hafta önceden sipariş edildi. Her gün yediği her yumurta 7 gün önce pişirildi. Haftada üç gün sıcak su sağlandı. Kişi başı 6 dakika idi. Özdoğan kendi kendine banyo yapamayınca 6 dakikada kendi başının çaresine bakmak zorunda kaldı.

Hastaneye jandarma ordusuyla, tabut diye tabir edilen cezaevi aracında götürüldü. Tekerlekli sandalye olmadığı zamanlarda yürümek zorunda kaldı. O dönemde HDP Kocaeli Milletvekili olan Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun çabaları başta olmak üzere sosyal medya baskısı nedeniyle 15 gün sonra, haftada üç gün imza şartıyla tahliye edilen Özdoğan’ın ikinci ameliyatı geciktiği için vücudunda birçok kayıp yaşadı.

Hapisten çıktıktan iki gün sonra Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ndeki randevusuna giden Özdoğan’a doktor “Niye bu kadar ara verdiniz, geç kalmışsınız” dedi. Hemen ameliyat edildi. Geç kalındığı için sol üst dişi, sol damağı, elmacık kemiği, lenf bezleri alındı. Son çenesinin altı boş kaldı. Bacağından 20 cm kemik alınıp yüzüne konuldu. Bu ameliyatlar tüm vücudunu etkiledi. İşitme, görme ve konuşma kaybı meydana geldi. Yürüme sıkıntısı var. Gözyaşı kanalları alındığı için gözyaşı hiç durmuyor, sürekli akıyor. Gözünün altına platin konulduğu için o bölgede dışarıdan da görülen iltihap oluşuyor.

Tüm bu ağır ameliyatlardan sonra Ayşe Özdoğan’ın durumu şimdi daha da kritik. Tümör iki gözünün ortasına, beyin sapına çok yakın olan bölgeye sıçradı. Tekrar ameliyat olması çok riskli. Bankasya’da 300 TL para, dernek üyeliği, 4 tanık ifadesi, mesajlaşma programı Bylock ve kapatılan kız yurdunda SSK kaydının olması nedeniyle 9 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Özdoğan’ın cezası Yargıtay tarafından onaylandı. Bu haliyle hapse girmek istemeyen Ayşe Özdoğan, sesini Twitter hesabından duyurmaya çalışıyor.

Comments

Popular posts from this blog

Soğuk hava nedeniyle aracına aldığı yolcu tarafından vurulan taksici kurtarılamadı

Aile İçi Şiddetin Küçük Sesi Nasıl Kısıtladığı

Türkiye - BAE çıtayı yükseltiyor